20 Mayıs 2010 Perşembe

üçüncü chuck palahniuk kitabımı da bitirdim. beni gerçekten bir süreliğine canlı hissettiriyorlar. hala da dövüş kulübünü okumadım. ayrıca yazmanın harikalar yaratmanın ve seni okuyanı heyecanlandırmanın benden çok uzak olduğunu düşündürdü kitaplar.

19 Mayıs 2010 Çarşamba

misafir gelince ne güzel yemekler yapıyolar yaç hiç kendimize sevgimiz saygımız yok mu bizim. niye misafir yokken de böyle mütüş lüks ve lezzetli ve fantastik yemekler yemiyoruz. OBEBEĞİM.
adresimi binkilo.blogspot.com da yapabilirdim. yapmadım. çünkü değişim başlayacak evet.
bu yaz için konser anlaşmalarımı bağladım. turneye çıkmıyorum hayır babamla el sıkıştım içlerinden iki tanesine gitme konusunda.
gelen giden kim onu öğrensem bi de.

"i m on the road i m chasing guys for fun"

offspring dinlemeden geçen onca seneye yanarım.

17 Mayıs 2010 Pazartesi

VATDIFAK.

- şu an izleyicilerimin sonbaharda bir ağacın yaprakları misali dökülmesidir beni can evimden vuran ama sallamamaya çalıştığım.
bunun olacağı belliydi zaten, ne yazdık da ne okuyacaksınız, siz de haklısınız ama...
olsun ya, surada güzel kaynatıcaz. zamanı geldi geliyor bile.
bi kere bile sınav demicem şu yazdığım yazının içerisinde.
ne anlatım bozukluğu bilgisi kalmış, ne imla, ne klavye tuşlarına hakimiyet.
yazın ne yapsam. ne hayvanlıklar yapsam. nerede yatıp nerede kalksam. neleri karıştırıp içsem, hangi konserden hangisine koşsam.
işte bu şu anda çok büyük bi sorun.
öbür şey sorun değil. cidden değil. olur gider. danalar gibi çalıştık işte. hala da danalar gibi çalışıyoruz. yerleşicez hayırlısıyla.
benim kalbim temizdir.
dua eden olursa hayır demem.
ha gene ne diyeceğimi unuttum araya başka bişey soktum. muhteşem planlar var ama. bana yaz mevsimi televizyon karşısında "ulen naepsak yea" diye göbeğimi kaşıyarak geçecekmiş gibi geliyo.
yoruldum. ama gezicem. YEEEE.